0-6 Yaş Çocuklarında Pamukçuk ve Ağız Yaraları

Pamukçuk, bir mantar hastalığıdır. Genellikle yenidoğanda ve süt çocukluğu döneminde dil, yanak içleri ve damakta görülür. Ağız içinde her iki tarafta (yanakta) beyaz lekeler görülür. Toplu iğne başı büyüklüğünde olan bu lekeler, ağızda süt pıhtısına benzeyen bir görüntü verir. Daha çok prematüre bebeklerde, hijyenik bakılmayan, sağlıksız, hastalık sahibi ve kilo olarak zayıf bebeklerde görülür. Pamukçuk olan bebek, ağzının acıması nedeniyle emmede zorluk çeker. Peki önlem olarak ne yapmak gerekir? Birkaç maddede sıralayalım…

Anne emzirmeden önce memesini ılık suyla temizledikten sonra bebeğe vermeli,
Memelerin temizliğine dikkat edilmesi,
Biberonun ve varsa emziğin iyice kaynatılarak mikrobunun kırılması,
Emzirdikten sonra ve mama verildikten sonra bebeğe su içirilmesi. Bu işlem ağızda kalan süt artıklarının temizlenmesi için gerekmektedir.

Yukarıda sayılan maddeler pamukçuk oluşmaması için alınacak önlemlerden en önemlileridir. Bu önlemlere rağmen pamukçuk görülmesi durumunda anne, işaret parmağına temiz bir tülbent veya gazlı bezi sarıp parmağını karbonatlı suya batırarak bebeğin ağzını, yanak içlerini parmağı ile silebilir. Bu işlemi gün içinde birkaç kez tekrar edebilirsiniz. Tüm bu işlemlere rağmen pamukçuk yine de geçmez ise en kısa sürede doktora başvurmada fayda vardır.

Çocukların dilinde, diş etlerinde ve ağızın kenarlarında farklı farklı türlerde ağız yaralarına da sık rastlanmaktadır. Ağız mukozası kırmızı renkli, şiş bir halde ve ağrılı olabilir. Bu yaralar sebebiyle çocuk, özellikle yemek yeme esnasında acı çekebilir. Vitamin eksikliği, çocuğun psikolojik durumundaki olumsuz durumlar, yanak içi ısırma halleri, hijyen kurallarına dikkat etmeme bu yaraların oluşmasına neden olabilmektedir. Çocuğa ağzı tahriş ve tahrip etmeyecek yumuşak kıvamlı besinler vermek, beslenme sonrasında çocuğun ağzını karbonatlı suyla temizlemek önemli tedbirlerdendir. Çocuğun kullanmakta olduğu emzik, ağzına götürebileceği oyuncaklar dezenfekte edilerek hijyenik olmaları sağlanmalıdır. İyileşme göstermeyen durumlarda mutlaka doktora başvurulmalıdır.